YENİ NESİL FITIK YAMASI
Yeni nesil kompozit meshler ile ameliyat sonrası operasyonlara gerek kalmadan birçok riskin azaltılarak hastaların yaşam kaliteleri yükseltilecek. Aynı zamanda, fıtık yamaları ithalatının önlenmesi ve ilk iki yıl içinde 40 farklı ülkeye ihraç edilmesi öngörülüyor.
TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi (MAM) Kimyasal Teknoloji Enstitüsü (KTE) yürütücülüğünde, TÜBİTAK MAM Malzeme Enstitüsü (ME), Haydarpaşa Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi ile Altaylar Medikal işbirliğiyle, alanında ilk yeni nesil kompozit meshler geliştirildi.
2014 yılında başlayan TEYDEB 1505 projesi kapsamında üretilen yerli meshlerin, Türkiye’nin %85 dışa bağımlı olduğu tıbbi cihaz sektöründe, özellikle fıtık ameliyatlarında kullanılan ve ithal edilen katma değeri yüksek meshlere alternatif olması, yeni nesil çok işlevli fıtık yamaları ithalatını önlemesi ve ilk iki yıl içerisinde 40 farklı ülkeye ihraç edilmesi öngörülüyor.
TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi Kimyasal Teknoloji Enstitüsü (KTE) Müdür Yardımcısı ve Başuzman Araştırmacısı Dr. Serdar Sezer’in yürütücülüğünde geliştirilen ürün grupları sayesinde, hem ekstraperitonal hem de intraperitonal uygulamalarda mevcut fıtık yamalarında karşılaşılan komplikasyonları önleyen doku ile uyumlu, biyobozunur, anti-adhezif, antibakteriyel ve kanamayı durdurucu özellikte geliştirilen kompozit ürünler sayesinde, post operatif operasyonlara gerek kalmadan birçok riskin azaltılarak hastaların yaşam kalitelerinin yükseltileceği belirtildi.
Kısa Sürede Milli Bir Marka Oluşturması Öngörülüyor
Mesh projesi kapsamında kullanılan hammaddelerden özellikle biyobozunur polimer pre-pilot üretiminin Türkiye’de ilk defa kurulduğunu belirten Dr. Sezer, yamalara kanama durdurucu özellik kazandıran hemostatik ürün gruplarının da üretildiğini belirtti. Geliştirilen tüm süreçlerin yenilikçi ve maliyet düşürücü malzemeler/teknikler içermesinden ötürü patent başvurularının yapıldığı proje kapsamında, kompozit meshlerin çok kısa sürede milli bir marka oluşturacağı öngörülüyor.
2013 yılında TÜBİTAK MAM ile işbirliği protokolü imzalayan Altaylar Medikal Firması, proje başlangıcında cerrahi operasyonlarda kullanılmak üzere yeni nesil kompozit ve biyobozunur malzemelerin ülkemizde yerli olarak üretilmesini öngörerek, dünyada ilk defa özgün yapıda elde edilmesi düşünülen ürünler ile önemli bir prestij kazanılmasını hedefledi. Projenin 24 ay gibi kısa bir sürede hammaddeden son ürüne kadar olan üretim prosesleri ile pre-klinik çalışmalarının tamamlanmasını interdisipliner proje ekibinin uyumlu çalışmasına bağladığını belirten Dr. Sezer, proje ekibinden Ecz. Selçuk Haydanlı (Altaylar Medikal), tıp doktorları Prof. Dr. Abdullah Sağlam (Danışman), Doç. Dr. Ali Aktekin, Doç. Dr. Fügen Aker (Haydarpaşa Numune Eğitim Ve Araştırma Hastanesi) ve Kimya Mühendisleri Prof. Dr. Ülker Beker, Doç. Dr. Hacer Doğan (KTE), Prof. Dr. Faruk Yılmaz (GTE) Y. Biyomedikal Mühendisi Ümran Aydemir Sezer (ME) ile Kim. Müh. Dr. Alican Vatansever, Dr. Merve Gürtekin Seden, Y. Kimyagerler Vildan Şanko, Kevser Öztürk, İsa Şahin, Zeynep Koçer’e (KTE) ve Teknisyenler Handan Karakale, Nevin Bekir, Zekai Korlu, Mustafa Candemir’e (KTE) teşekkürlerini sundu.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder